Deniz kıyısında, gemilerde evcilik oynayarak büyüyünce, denizle yaşıtlarından farklı bir ilişkisi oldu. Babasının arkadaşlıkları sayesinde köprü üstünde yaptığı yolculuklarda kaptanlara duyulan saygı, kıyafetleri, küçük yaşlarda kaptan olma hayali kurmaya başlamasına yol açtı. Hem de herhangi bir gemiye değil, “Türk Bayraklı, sarı bacalı, çift çapalı“ diye tarif ettiği Türkiye Denizcilik İşletmeleri gemilerine kaptan olmak istiyordu.
Ancak önündeki en büyük engel, o güne kadar Denizcilik İşletmelerinin hiç kadın kaptan almamasıydı. Üstelik kaptan yetiştiren tek fakülte de kız öğrenci kabul etmiyordu. İstanbul Üniversitesi Teknik Bilimler Su Altı Teknolojisi bölümünden mezun olup, kaptanlık kursuyla uluslararası sularda kaptanlık yapmayı başardı. Uzun uğraşlardan sonra 1999 yılında Türkiye Denizcilik İşletmesi’nin ilk Türk kadın kaptanı oldu. Sevinci, 9 ay karnında, bir yıl da kucağında birlikte sefere çıktığı dünyalar güzeli kızının otizmli olduğunu öğrendiği güne kadar sürdü. Yıllarca uğruna savaş verip elde ettiği gemi kaptanlığını, Dila Deniz’in yanından hiç ayrılmayıp, sonsuz sevgisiyle büyütmek için ardında bıraktı.
Kaynak ODATV